Rızk Alanı Dengesi
Gördüğüm rüyanın bende açılan tarafını yine içsel olarak bu zamana kadar bana aktarılmış bilgilerle şekillendireceğim. Yazacaklarımın her insana dokunan bir tarafı olmasını anlamam da bu hafta yazdığım Sessizlikle Adaletsizliği Desteklemek başlıklı yazımda zulümle ilgili ayet ve hadisleri araştırırken karşıma çıkan Bakara Suresi 124. Ayet’inin mealiyle daha iyi kavradım.
Burada yazdıklarımı kendinize ya da sizin rızk alanınızı dengesizleştirenlere karşı negatif duyguya yönelmeniz için değil, kendinizi buradan huzurla özgürleştirmeniz için yazıyorum. Okuduklarınız içinizde negatif duygu ya da düşünceye sizi sevk ediyorsa alanınızda farkında olduğunuz ya da olmadığınız bir şeytanî program ya da parça olabilir. O parçayı dönüştürmek önceliğiniz olsun. Bu dönüşüm için dua edip Allah’tan yardım isteyebilirsiniz ya da Bitmiş Programların Arındırılması listesini içsel düzeyde tepkiniz ortadan kalkıncaya kadar tekrarlayabilirsiniz.
Rızkın Oluşumu
Bu zamana kadar insanın bolluk ve bereketine dair bana aktarılan mesajlardan benim anladığım konu şöyle; Allah insan doğmadan önce onun hayatında ihtiyacı olan maddi ve manevi bolluğu rızk olarak onun için yaratıyor. O ruhun yaşam derslerine göre özellikle maddi rızk ilahi zamanda onun ihtiyacı olduğu zamanda hayatına dahil oluyor.
18 yaşına kadar olan süreçte Allah’ın o insana ait rızkının bolluğunu babasına veriyor. Bereketini de annesine veriyor. Baba ve anne her çocuğun Allah katındaki rızkını çocuğuna adil bir şekilde vermesi gerekiyor. Ailece yaşanan bir zorlukta çocukların rızkı ailenin ortak bir ihtiyacına harcandıysa da o harcananlar borçlanılarak daha sonra çocuğa maddi rahatlık zamanında maddi olarak ödenmesi gerekiyor. 18 yaşına kadar olan süreçte biyolojik anne veya baba hayatında yoksa anne veya baba olarak yasal vasisi kimse bu program yasal vasi üzerinden işliyor. Devlet kurumunda yaşayan çocukların rızkı da hükümet tarafından adilce yönetilmesi gerekiyor.
18 yaşından sonra da kendi ruhsal planına uygun özgür irade seçimleri yaptığında hâlâ hak ettiği rızk bulunuyorsa o rızk insana ilahi zamanda veriliyor. Özgür irade seçimleri ile Allah’tan insan kendisi uzaklaştığında henüz Allah katında olan rızkı ona aktarılmayıp, o zamana kadar sahip olduğu rızkı kullanabiliyor ya da şeytanî formlarla anlaşmalar yapıp rızkını bu şeytanî formlardan bir karşılığa istinaden alıyor.
Bu yazdığım elbette herkes için aynı değil. Küçük yaşta çalışmak zorunda kalanların ya da başka zorluk yaşayanların daha özel planları oluyor.
Rızk Alanının Dengesizleşmesi
Bu alanı dengesizleştiren iki ana program var. Bir tanesi sevgi diğeri de korku.
Sevgi ile olanlar
Sevilen bir çocuğa ya da başka bir insana sevgi ile ayrıcalık tanınarak o insana Allah katında hak etmediği para ya kişinin kendi tarafından ya da annesi ve babası tarafından verilebiliyor. Miktarın az ya da çok olması önemli değil. Önemli olan adaletsiz olunması.
Bu alanı dengelemek için dilerseniz şöyle bir niyet yapabilirsiniz. “Benim, annemin ya da babamın sevdiği bir insana Allah’ın razı gelmediği rızkı verdiysek benim sorumlu olduğum rızk alanın Allah’ın adaletinde dengelenmesine niyet ediyorum. Bu dengeleme için Allah’tan yardım istiyorum. Bir daha bunu yapmamak için de Allah’ın idrakimi arttırmasını talep ediyorum.”
Korku ile olanlar
Kişinin kendi rızkını vermesinde ya da anne, babanın çocuklarının rızkını o insana vermesinde korku ve tehdit olduğundan can güvenliği açısından dünyasal çaresizlik nedeniyle rızkın Allah’ın razı gelmediği bir insana verilmesi. Burası ilkinde olduğu gibi tamamen özgür irade seçiminde olmasa da Allah’a olan güvensizlikten dolayı şeytanî programlara teslim olma programını da beraberinde getirdiğinden kişinin kendi alanında inanç ve teslimiyet konusunda da çalışma yapması gerekiyor.
Bu alanı dengelemek için dilerseniz şöyle bir niyet yapabilirsiniz. “Benim, annemin ya da babamın korkarak bir insana Allah’ın razı gelmediği rızkı verdiysek benim sorumlu olduğum rızk alanın Allah’ın adaletinde dengelenmesine niyet ediyorum. Bu dengeleme için Allah’tan yardım istiyorum. Bir daha bunu yapmamak için de Allah’ın idrakimi arttırmasını talep ediyorum. Kendi sorumlu olduğum alanda Allah’ın her koşulda beni koruyacağına inanmadığımdan şeytanî formların bana oynadığı oyunlara teslim olmama neden olan bendeki şeytanî alanlardan özgürleşmek için de Allah katında hak ettiğim bir yardım varsa, O’ndan yardım istiyorum.”
Kendi Hak Alanınızı Dengelemek
Bu iki durumdan herhangi biri aracılığıyla kendi rızkınızı başkalarına verdiğinizden dolayı kendi ruhunuza zulmetmiş oluyorsunuz. Onun için kendinizden özür dileyin. Özellikle bu rızkınızı teslim ettiğiniz insanlar hayattaysa onların yine sizin rızkınızı yememesi için sevgi ile sizi güçlendirecek ve o insana yine sevgi dili ile kendinizi ifade edecek kendi yolunuzu bulun. Bu yol herkesin bilinçaltının direnç göstermeyeceği bir yol olması gerektiğinden herkese özel bir durum.
Bu yolu bulmak için dilerseniz Başmeleklerle Yeniay Şifası (Kendi Gölgemizi Arındırmak) Meditasyonunu (28.10.2019) yapabilirsiniz.
Başka Yaratılmışların Hak Alanını Dengelemek
Birine ait bir rızk hak etmeyen bir insana gittiğinde o insan bu rızkın kendinde ortaya çıkardığı şeytanî güçle canlı ya da cansız bir yaratılmışa zulmettiğinde bu zulümden rızkın sahibi de sorumlu.
18 yaşından büyük olanlara bazen Allah başka yaratılmışlara rızk taşıması için ona maddi para veya zenginlik verebiliyor. Bu rızk taşıma da doğru yaratılmışa doğru rızk teslim edilmesi de kişinin sorumluluğunda.
Rızk taşınacak yaratılmış insansa anne ve babasının adaletsiz ruhlara sahip olması nedeniyle o çocuğun rızkı anne babasına değil de adil olan ruhun sahibi olan insana veriliyor.
Rızk taşınacak yaratılmış Dünya, hayvan ya da bitki ise yine bu sorumlu olduğunun rızkını doğru yaratılmışa ulaştırması gerekiyor.
Bu rızk dağıtımı dengesizleştirildiğinde de kişinin kendi sorumlu olduğu durumlardaki neden sonuç bağında karmik program devreye girebiliyor.
Bu alanı dengeli yönetmek kendi içsel rehberimizin mesajlarını tam olarak aldığımızda ve ona uygun davrandığımızda ya da yüzde yüz teslimiyette olup, insan olarak kendi nefsimizi alandan çektiğimiz bir yaşam sürdüğümüzde mümkün oluyor.
Ben ikisini de yaşamımın her anında yapabilen bir insan olmadığımdan bu alanı dengelemem gerekiyor. Benim denge pratiğim önce yaptığım Allah’ın razı gelmediği hallerim ve yaptıklarıma Allah’ın razı geldiğini bilsem de etkileştiğim insanların genel baskısına boyun eğip yapamadığım durumlar için tövbe edip, kendi gücümün ötesindeki hal için Allah’tan yardım isteyerek meditasyon ya da enerji çalışması yapmak.
Sizde kendi yolunuzla bu alanı dengeleyebilirsiniz. Meditasyon yapmak isteyenler “Bana ait rızkı kendi alanımda tutamayıp, hak etmeyenlerle rızkımı paylaştığım zamanlarda bu paylaşım nedeniyle bir yaratılmış zulme uğradıysa bu alanın şifalanmasına niyet ediyorum. Kendi rızkım dışında Allah’ın bana başka yaratılmışların verdiği rızkı doğru zamanda doğru yaratılmışa ulaştırmayarak hakkını yediğim yaratılmışlarla olan alanım dengelenmesine niyet ediyorum.” niyeti ile Dolunayda Başmelek Raguel’le İlahi Adalet Meditasyonunu (Sokak Hayvanlarının Yaşam Hakkına Destek) yapabilirsiniz.
Korku ile ortaya çıkan programı dengelemek kolay olurken, sevgi ile ilgili alan dengesinde o insanı hâlâ da seviyorsak objektif olmamız çok kolay değil. Bu alan için dilerseniz şöyle bir dua edebilirsiniz. “Allah’ım sevdiklerime karşı senin katındaki adaletle kalp ferahlığı ile eylemde olmam için ban yardım et. Egomun ya da nefsimin oyunlarından beni koru. Rızkımı sevdiklerimle paylaşmam gereken durumlarda Senin adaletinle paylaşmam için bana yardım et. Benim rızkım dışında paylaşmam için bana verdiğin rızkı adil teslim edebilmem için bana yardım et. Uykumda ve uyanıkken hırsızların ve zorbaların şerrinden beni sevdiklerimi, malımı, mülkümü Sen koru.”
Kendi rızkımızı koruduğumuz, hayra kullandığımız güzel günler bizimle olsun.
18.06.2025